Destan » Röportaj

Rockistasyonu.com: Öncelikle röportaj talebimizi geri çevirmediğiniz için teşekkür ederiz.

Rockistasyonu.com: Ortaokul-Lise yıllarımda Destan’ı “Tophane Rıhtımı” ile tanıyan ve o dönem favori gruplarım arasında yer alan bir dinleyici olarak bu röportajı gerçekleştiriyor olmaktan da son derece mutlu ve gururlu olduğumu belirtmeden geçmeyeyim 🙂

DESTAN: Çok teşekkür ederim.

Rockistasyonu.com: Uzun yıllar sonra müziğe dönünce, size en çok yöneltilen, klasik bir soruyla başlayalım. Sektörden neden bu kadar uzun süre uzak kaldınız, bu süreçte neler yaptınız, biraz bahseder misiniz?

DESTAN: Öncelikle ben hiç müzikten veya sektörden uzak kalmadım. Sadece ön plana çıkmadım yada çıkamadım. Aslında bunun bir kaç sebebi var. Birincisi bir firma; ki bu firmanın müzikle ya da sanatla hiç bir alakası yok. Yani başka bir sektörde. Bir ürünü benimle aynı ismi taşıyor diye bir mücadeleye girdi. Sanıyorum 7-8 yıl süren bir mücadele sonunda ismime kavuşabildim ve evet bu gerçekten uzun bir süre. İkincisi müzik sektöründe tabiri caizse yiğidin hakkının yiğide verilmemesi. Hep bir kayırmalar hep bir adaletsizlikler beni biraz yordu açıkçası. Yani adamın ya da kadının müzikle uzaktan yakından alakası yok ama; utanmadan şarkı söyleyecek kadar özgüveni var ki (yüzsüzlüğün tavan yaptığı durumlardır bunlar) çünkü; bu kişilerin ya parası var, ya sponsoru var, ya kalburüstü tanıdıkları var. Yani müzik dışında her şeyleri var ve bunlara pay veren bir sistem ya da anlayış şeklimiz var ki bu gerçekten çok acı. Zaten müziğimiz de, sektörün durumu da ortada… Yüzde sekseni çöp olan şarkımsılar ve onları da layıkıyla seslendiren yeteneksizler ve sorumsuzlar ordusu. E pekiyi; hiç iyi müzisyenler yok mu bu ülkede diye soracaksın, hah işte var tabi ki, hemde kralı var ama onların da yüzde seksenini küstürdü bu sektör maalesef. Neyse daha fazla deşmeyelim yaraları 🙁

Rockistasyonu.com: Sosyal medyada, yakın dostunuz sevgili Cemil Özeren’in vefatının sizi çok etkilediğini ve bu durumun da müzikten uzak kalmanız da etken olduğunu okumuştuk. Cemil Özeren sizin için ne ifade ediyordu? (Bu röportaj vesilesiyle kendisini de rahmetle ve özlemle anmış olalım, göğe selam olsun.)

DESTAN: Ah canım dostum benim. Öyle özlüyorum ki Cemil’imi… Evet doğru okumuşsunuz. İşte ilk sorunuzdaki üçüncü sebep de buydu. Ne ifade ediyordu? “DOST” Varın içini siz doldurun. 🙁

Rockistasyonu.com: Bu kadar uzun bir süre sonra tekrar müziğe dönme kararı almanızda en büyük etken ne oldu?

DESTAN: Gitme kararı almadığım gibi, dönme kararı da almadım. Biraz dinlenme ve dinleme kararı almıştım. Dinlendim, dinledim ve tekrar doğruldum.

Rockistasyonu.com: Şu an sizden dinlediğimiz “Ölsem de Kurtulsam”ı ilk olarak Ayna grubundan ve yeni versiyonuyla birkaç yıl önce Erhan Güleryüz’den dinlemiştik. Çıkış şarkısı olarak bu şarkıyı seçmenizin özel bir sebebi var mı?

DESTAN: Erhan da benim can dostumdur ve hepte öyle kalacaktır. Bir gün birlikte oturup sohbet ederken bu şarkıyı duydum ve inanılmaz beğendim. Erhan da, Hakan bu şarkıyı bir de sen okusana dedi. Girdim 15 dakika’da okudum bitti. Hatta düzenlemesini bile ufak tefek değişiklikler dışında aramanın ana yapısına çok müdahale etme gereği bile duymadan çıkardık. Çünkü çok güzel bir şarkı. Bir diğer sebebi ise ülkem insanının çaresizlik ya da tükenmişlik sonrası çok kullandığı bir yakınmadır bu “Ölsem de Kurtulsam”; hemen hemen söylemeyen yoktur değil mi? Hele son dönemlerde daha da artmış olsa gerek ama kimse ölmesin “umut hep var” unutulmasın.

Rockistasyonu.com: “Ölsem de Kurtulsam” klibiyle dönüş yaptınız ama aslında bildiğimiz kadarıyla gündemde “Cilveloy” adlı bir single albüm var. Albüm ne zaman yayınlanacak?

DESTAN: Şimdi sırada, düzenlemesini yeniden yaptığım “Cilveloy” adlı esere klip çekeceğiz. Ondan sonra da sürpriz eserimiz “Muhtar”ı kliplendirip, “Destan Akustikleri” ile devam edeceğiz.

Rockistasyonu.com: Peki “Destan” grubunun yeni üyeleri kimlerden oluşuyor?

DESTAN: Çok yetenekli, karakterli ve üst düzey profesyonel müzisyen gençlerden oluşan bir grup ile birlikte, bu gruba sesiyle eşlik edecek “Destan” var.

Rockistasyonu.com: Uzun saçlı haliyle hafızalarımızda yer edindiğiz için, sizi yeni imajınızla tanımakta güçlük çektik açıkçası 🙂 Yeni imajınıza gelen tepkiler nasıl? 🙂

DESTAN: Cemil’ime bir özlem ve saygı mesajıdır bu kendimce. Bu benim bireysel kararımdır. Beğenenlere de eyvallah beğenmeyenlere de. Çok ilgilenmiyorum bu konudaki yorumlarla. Gerçi yüzüme karşı “beğenmedik” diyende yok ama. 🙂

Rockistasyonu.com: “Tophane Rıhtımı”, “Atabarı”, “Nalına da Vur” gibi eserleri başarıyla coverlayan bir grup olarak; zamanında olumlu tepkiler aldığınız gibi, olumsuz eleştirilere de mağdur kaldığınızı biliyoruz. Günümüzde ise herhangi bir grup pek kaygı duymadan “cover” şarkıyla çıkış yapmayı tercih edebiliyor. Bu durumu o günün ve bugünün şartlarına göre nasıl değerlendiriyorsunuz?

DESTAN: Ben inandığım bir şeyi hayata geçirir ve paylaşırım. Ondan sonra ne beğenenlerin gücü beni şımartmaya yeter, ne de beğenmeyenlerin gücü beni yıldırmaya yeter. Velhasıl ben inandığım yolda kararlılıkla yürümeye devam ederim. Bu ülkede ilk kez bir rock müzisyeni kalkıp “Makber” gibi bir eseri “Senden Vazgeçmem” gibi arabeskin gözü olan bir eseri okuyabiliyor ve dinletebiliyorsa o adama çılgın demekte bir mahsur görmüyorum. Sevdiğim eseri okurum. “O ne der, bu ne der” diye hesap plan yapmam, sadece okurum. Kaygı duymalarını gerektirecek bir şey yok çünkü; biz o yolları binbir zahmet temizledik ve günümüz genç müzisyenleri de o temiz yollarda yürüyorlar. Ama Cem Karaca’lar, Barış Manço’lar, Erkin Koray’lar, Cahit Berkay’lar, Edip Akbayram’lar, Ruhi Su’lar, Aşık Mahzuni Şerif’ler, Pir Sultan Abdal’lar, Aşık Veysel’ler olmasaydı temizlenecek bir yolumuz dahi olmayacaktı. Yolumuzu yapan üstadlar’a selam olsun.

Rockistasyonu.com: Son dönemde bir çok müzisyen veya grup, albüm yerine single çalışmalar ve kliplerle yoluna devam ediyor. Siz bu durumu neye bağlıyorsunuz?

DESTAN: Birincisi “Sistem” İkincisi ve en önemlisi “ÇÖKÜŞ”.

Rockistasyonu.com: Geldiğimiz noktada ülkemizde rock müzik piyasasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Albümler, konserler-festivaller ve bizim gibi yayın yapan müzik siteleri hakkında görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?

DESTAN: Rock Müzik; sadece power chord soundlar’ın sert vokaller’in ötesinde, ne söylediğinle alakalı müziktir bence ve öğreticilerim’den öğrendiklerime göre. Ne kadar Protest’sen, ne kadar İsyankar’san, ne kadar Muhalefet’sen; sisteme, insan haklarına, hayvan hakları’na, adaletsizliğe, emperyalizm’e, faşizm’e, ırkçılığa, fakirliğe, sınıf farkı’na, cehalet’e, ahlaksızlığa ne kadar baş kaldırıyor, özgürlüğe, kültür’üne, vatan’ına, dünya’ya ne kadar sahip çıkıyorsan “O kadar Rockersın” demektir. Şimdi sen söyle; ülkemizde bir Rock piyasası var mı? Bu tanımlara uyan 3-5 kişi ya da grup dışında.

Festivaller Konserler elbette çok çok önemli tabi ki, bilhassa Rock müziğin özünde canlı performans vardır ve bu festivaller’in, konserler’in daha fazla olması gerekmektedir. Tabi ki tekelleşmeden daha adil organizasyonlar düzenlemek kaydı ile.

Dergiler de keza önemli hizmetler vermekte, sevenleri kavuşturmaktadır. Yani sizin beni sevenlerim ve sevdiklerimle buluşturacak olmanız gibi.

Rockistasyonu.com: Yeni jenerasyondan hangi sanatçı veya grupları takip ediyor, dinliyorsunuz?

DESTAN: Bir kere, Türkiye’de yapıldığı zannedilen ve aslında zırvadan başka bir şey olmayan Rap, Trap her ne haltsa müziğine tahammül edemiyorum. Ceza hariç tabiki. Ellerinde içki şişeleri, küfür’ün bini bir para, müziğe, sanata, edebiyata, gerçek hayata ve en önemlisi Rap müziğin gerçek felsefesine hiç bir şekilde hizmet etmeyen, tek dertleri ünlü olmak ve kolay yoldan para kazanmak olan ama; bu küçük menfaatler uğruna ülkede sanatı ve kültürü kirleten kişilerin yaptığı yazık ki bir şey evet bir şey! Özgürlük’le yozluğu birbirinden ayırt etmek lazım. Eğer 7 yaşındaki çocuk seni izliyor ise attığın adıma dikkat edeceksin. Hiç birşey bilmiyorsan Ceza ağabey’inden Rap nasıl yapılır öğreneceksin ama bilirim ki senin derdin rap ya da trap yapmak değil. Yeni jenerasyondan Bryan Adams’ı takip ediyorum. Pink Floyd, Cem Karaca ve Whitesnakes dinliyorum.

Rockistasyonu.com: Bunca yıllık müzik tecrübenize dayanaraktan, yola yeni çıkmış müzisyenlere, Rockistasyonu.com aracılığıyla ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?

DESTAN: Önce gönül ver. Ehil ol. Kendine karşı adil ol. Daha sonra müzikle birlikte ekonomi, edebiyat, tarih konularında fikir sahibi ol. Siyaset ve politika konularında yeteri kadar bilgi sahibi ol ama ne siyasi ne de politik olma. Unutma ki, sanat hepsinden daha üstün mertebededir. Hayatı anla ve anladığını özgürce anlat. Bunları yaparken harhangi bir popülarite, ün, zengin olma beklentin olmasın. Unutma ki, bu maddi beklentiler önce senin özgürlüğünü elinden alır ve sanat biter.

Rockistasyonu.com: Destan’ın bundan sonraki süreçte projeleri neler? Konserler olacak mı? Umuyoruz ki; bundan sonra arayı bu kadar açmazsınız 🙂

DESTAN: Daha iyi daha güzel projelere imza atmak ve müzikal gelişimimize devam etmek. Konserlerimiz başladı. Sevenlerimiz facebook, instagram ve YouTube adreslerimizden öğrenebilir, takip edebilirler.

Rockistasyonu.com: Son olarak sizi sevenlere ve Rockistasyonu.com takipçilerine mesajınız nedir? Röportaj için tekrar teşekkür ediyor, müzik yaşantınızda başarılarınızın devamını diliyoruz 🙂

DESTAN: Öncelikle bu imkanı veren Rockistasyonu.com çalışanlarına teşekkür ediyorum. Sonra da tüm sevenlerime sevgi saygılarımla birlikte daha güzel ve adil bir dünyada yaşabileceğimiz günlerde buluşmak dileğiyle diyorum. Forever Rock!