Twelve After Elf, grubunun yeniden bir araya gelmesinin ardından ilk plakları olan TAErapy 21 Aralık’ta Münih Strom Club’da sevenleri ile buluşacak.
90’lı yıllarda yabancı plak şirketleri ile çalışmış olan TAE, bu projelerden iyi sonuçlar elde edememişti.Bu sebepten ötürü grup üyeleri Tuncay Tükel (gitar) ve Jörg Schmaus (bateri) işi kendi ellerine aldılar ve Münih’de bulunan Highline Stüdyo’sunda TAErapy plağının yapımında bizzat bulundular.
Acelesiz, huzurlu ve titiz bir çalışmanın ardından ortaya çıkan albümde: 5 yeni şarkı, eski günleri anmak adına 2 şarkı ve bunların yanı sıra Anton “Rumpeln” Kaun (the Notwist, Console)’dan 1 remix yer alıyor.
Eski eserlerinde bulunan öfke ve sertlik, duruluk ve huzurla mükemmel bir şekilde karışmış ve tüm bunlar olurken kimliklerinden hiçbir şey kaybetmemişler. Müziklerinin tınıları aynı şekilde kalırken karanlık tonlar sözlerin altlarını dolduruyor ve dinleyiciler Mathias Jablonski Elsholz’un kendine özgü sertlik ve empati ile dans eden Bariton sesine hayran kalıyor.
Bu albümde bulunan şarkılar sert ama duru, akıllarda kalıcı ve kendine özgü melodiler içermekte. Bu albüm hepimizi derinden etkiliyor ve bize yol gösteriyor. Ancak insanlar bu grubun kültürel alternatif müzik türünde devam edebilecekken neden sert müziği tercih ettiğini merak ediyor.
Her ne kadar bu grup hem müzik açısından hem de kültürel farklılık açısından kökenlerinden uzaklaşmamış olsa da bu sertliği yalnızca tınılarında kullandılar. Grupta oryantal tonları için kullanılan Ud (Los Angeles’dan Münir Beken) ve Ney (İstanbul’dan Orient van Dark) ile folklor tınılarına kaymadan oldukça başarılı kültürel eserler elde edilebiliyor. Bu eserler plağa küresel-müzikal özellikleri katarken aynı zamanda kültürel alış-verişlerin önemini de ortaya çıkarıyor. Son zamanlarda yaygınlaşmaya başlayan sağ görüş için de önemli bir mesaj içeriyor.
Mathias ‘Jablonski’ Elsholz – Vokal, Bass
Pohl – Bass, Gitar
Tuncay T. – Gitar
Jörg Schmaus – Bateri